1 Ocak 2010

2010 oldu şimdi di mi?

Eski yıl sona erdi, yepyeni bir yıl geldi.... Yeni yıl yeni yıl yeni yıl sizlere kutlu olsun... Dıbıdıbıdıbıdıbı.. laylaylay...

Bu sene 31 Aralık'ı 1 Ocak'tan ayıran bi yeni yıl gecesi yaşamadım. Malum koca 1 aylık noel tatili dolayısıyla herkeslerin evlerine, kendi ülkelerine gideceğini, geçen yılki tecrübeme rağmen hesap edememiş değildim elbet; ama önemsememiş olacağım ki Lund'da kaldım yine. Yanlış hesaplamışım ama. Sosyal hayvan olmak dile kolay; dün akşam en yakın arkadaşlarımla tepinemediğim için böyle içimde bir toprak testi kırıldı sanki. Kırıklardan havalanan tozlardan tıkandım kaldım. Klişeleşmiş, yıllar süren ticari dayatmalar sayesinde alışmış olduğumuz "yılbaşı gecesi fena halde eğlenmeliyim" inancının ruhumu terkettiğini sanmıştım oysa ki. 31 aralık'ın herhangi bir akşamdan bir farkı olmadığına inandırmıştım kendimi. Ya da öyle sanmıştım. Oturup economic stress and mortality chapter'ını okuyacaktım. Olmadı.

Gideyim bari akşamın 6'sından beri çıkardığı gürültüyle savaş alanı atmosferi yaratan havai fişekleri bir de Lundagård'da izleyeyim dedim. Arkadaşım G. de yalnızmış, o da katıldı bana.